Bozuk Fermuarın Yarattığı Eziklikle Nereye Kadar
Terziye kadar tabii..
Nalan'ımın doğumgünü şerefine özendim etek onun altına topuklu ayakkabı giydim, küpe bile taktım. İşyerinde o kadar saçma sapan şey olmasına rağmen akşam canımcımın doğumgünü var diyerek moralimi hep yüksek tuttum.
Çok fazla topuklu ayakkabı giymediğim için böyle salına salına yürüyorum ( Bihter'in yürüşüne yaklaştım ,yaklaşıcam) saçlarımı savuruyorum, bir havalar bir taraflar.. Güzelim lan güzelim işte hahayttt tripleri .. Saat 17.30 mesai de bitti gidiyorum artık diyerek hazırlandım tam çıkıyorum siyah eteğimin yan tarafında kalan fermuar kısmında bir ten rengi gözüme takıldı... Fermuar yarısı itibariyle açıkmış basen kısmı ortada. Kimbilir nezamandır bu şekildeydi!! Tam ortaya kadar inebiliyor ,aşağısı açık yukarısı kapanabiliyor. Çantamı koluma taktım tam açık kalan kısma yerleştirdim oradan hiç ayırmıyorum servise yürürken bir yandan rüzgar esiyor, eteğim havalanıyor onu tutuyorum kasılmış bir halde yürüyorum. Servise geldim oturdum bir yere çekiyorum fermuarı yok ne açılıyor ne kapanıyor basen ortada.. Neyse indim Alsancak'ta iki tane küçük nazar boncuklu altınsuyuna bandırılmış sarı renkte çengelli iğne aldım. Acaba bunlar tutar mı ne yapsam derken sora sora Kıbrısşehitleri'ndeki Amerikan Pasajı'nda terzi olduğunu öğrendim. Kadın uğraştı uğraştı fermuarı kıpırtadamadı. Mecburen çengelli iğnelerle arka tarafından iğneledik basen kapandı , kötü de durmadı hatta belli bile olmadı etek bol olduğu için.
Çengelli iğnenin bir tanesi de başka bir arkadaşımın göğüs dekoltesini kapatmak için kullanıldı. Kime niyet kime kısmet durumu..
Bu bir ay içinde başıma gelen ikinci fermuar vakası olduğu için bundan sonrasında yanımda iğne iplik taşımak farz oldu.
Allah daha büyük kazalardan saklaması dileğiyle cem-i cümlemize. Hayırlı çarşambalar efenim...
Nalan'ımın doğumgünü şerefine özendim etek onun altına topuklu ayakkabı giydim, küpe bile taktım. İşyerinde o kadar saçma sapan şey olmasına rağmen akşam canımcımın doğumgünü var diyerek moralimi hep yüksek tuttum.
Çok fazla topuklu ayakkabı giymediğim için böyle salına salına yürüyorum ( Bihter'in yürüşüne yaklaştım ,yaklaşıcam) saçlarımı savuruyorum, bir havalar bir taraflar.. Güzelim lan güzelim işte hahayttt tripleri .. Saat 17.30 mesai de bitti gidiyorum artık diyerek hazırlandım tam çıkıyorum siyah eteğimin yan tarafında kalan fermuar kısmında bir ten rengi gözüme takıldı... Fermuar yarısı itibariyle açıkmış basen kısmı ortada. Kimbilir nezamandır bu şekildeydi!! Tam ortaya kadar inebiliyor ,aşağısı açık yukarısı kapanabiliyor. Çantamı koluma taktım tam açık kalan kısma yerleştirdim oradan hiç ayırmıyorum servise yürürken bir yandan rüzgar esiyor, eteğim havalanıyor onu tutuyorum kasılmış bir halde yürüyorum. Servise geldim oturdum bir yere çekiyorum fermuarı yok ne açılıyor ne kapanıyor basen ortada.. Neyse indim Alsancak'ta iki tane küçük nazar boncuklu altınsuyuna bandırılmış sarı renkte çengelli iğne aldım. Acaba bunlar tutar mı ne yapsam derken sora sora Kıbrısşehitleri'ndeki Amerikan Pasajı'nda terzi olduğunu öğrendim. Kadın uğraştı uğraştı fermuarı kıpırtadamadı. Mecburen çengelli iğnelerle arka tarafından iğneledik basen kapandı , kötü de durmadı hatta belli bile olmadı etek bol olduğu için.
Çengelli iğnenin bir tanesi de başka bir arkadaşımın göğüs dekoltesini kapatmak için kullanıldı. Kime niyet kime kısmet durumu..
Bu bir ay içinde başıma gelen ikinci fermuar vakası olduğu için bundan sonrasında yanımda iğne iplik taşımak farz oldu.
Allah daha büyük kazalardan saklaması dileğiyle cem-i cümlemize. Hayırlı çarşambalar efenim...
Yorumlar